Siz Nasıl Dinlersiniz?
Karşımızdaki birşeyler anlatırken siz nasıl dinliyorsunuz?
- Tereddütlü Daldan dala
- Merkez Terminotör
- Muhalefet Doğrucu
- Sözkesici Saldırgan
- Dinlemeyen Espirici
Karşımızdaki birşeyler anlatırken siz nasıl dinliyorsunuz?
Bugün sen çıktın falımda, seninkinde kim çıktı.Hep merak ederim fallar çift çift mi yazılır.Sen çıkmıştın ,ya sen çıkmasaydın? Lüks ev , araba ,hizmetçiler,biri kız biri erkek çocuk...daha neler neler çıkmıştı.Akabinde hemen seninle evlenmiştim. Annem kısmetin kapanmasın demişti, arkadaşlarım yarım olan çeyizlerime yardım etmişti de elimizi çabuk tuttup evleniverdik.Hele ayakkabımın içine yazdığımız isimler ...Sonra ben yazmasaydım diye hayıflananları da duydum gibi. Olmadı falım ya yanlış yazılmış yada başkasının falı yanlışlıkla bana çıkmıştı.O fal benim için yazılmamıştı eminim. Ben fallara inanmıyorum... Bazen kendimede inanmıyorum. Neyi ne kadar yapıyorum, yada neden bu kadarını yapıyorum diye...Yorğunum,yıllar gelmeden geçmeden ben bittim,tükendim. Yıllar kapımı çalgığın da bende alacak birşey bulamadılar. Çünkü yıllar geçmeden ben benden çok şeyleri aldım onları denize attım.Çünkü; bendeki umutlar umutsuzlara , gülücükler gülmeyi unutanlara hediyem olsun. Nefretlerimi de toprağa gömdüm ; kimselere rastlamasın, içlerine giripte kimselerden nefret etmesinler diye.İşte falı okuyan ben.Tövbe ettim birdaha fal okumuyorum.Falları kim yazar? Kimin için?
Çorba (un tarhanası) Bilye köfte Kol böreği Kola turka Bilye Köfte Tarifi 1/2 yagsız dana kıyma Orta boy soğan 1 yumurta 1 çay bar. un 1 su bar. ince bulgur Biber salçası- domates salçası-1.5 litre su Tuz , baharat-3 yemek kaşığı sıvı yağ Yapılışı: Bir kabın içine soğan rendelenir ve diğer malzemeler katılıp azar azar su koyularak hamur yapılır.Bilye kadar kopartılır.Avuç ortası biraz ıslatılıp koparılan parça yuvarlanır.Tencereye sıvı yağımız konur , 2 yemek kaş.salça kavrulur 1.5 litre su konur kaynayınca yuvarladığımız köfteler içine atılır. 20 dak kaynatılır.Çorbadan sonra ikram edilir.Afiyet olsun. (Çocuklarınızla yaparsanız hem az yorulursunuz hemde beraberce yemek yapmış olursunuz.Tabi ki onların gözlerindeki ışıltıyı gözden kaçırmayın.)
Biraz buruk bir duygu yüklenirse yüreğine, gözlerin zaman zaman takılırsa uzaklara, kulakların ansızın çınlarsa bilki bir yerlerde özleniyorsun.Ayrılık unutmak için bahane olmayacaksa, dostluk uzaklara ragmen yaşanacaksa, insanı yaşatan umut bitmeyecekse varsın uzaklarda olsun ama hep kalplerde yaşayalım.
Berat alıp Yüce Hüda'dan günahlarımızın affına, rahmet suyuyla yıkanmak , ak pak olmak için inşallah bu ayın 24'ü Pazar sabahı ilk sahurumuza kalkıyoruz. Rahmet , mağfiret ve cehennemden azat olma iklimi başlıyor. Bereketinden nasipdar , kurtuluşa erenlerden olmak dileğiyle... ramazanınız, orucunuz mübarek olsun. semerkand (aylık dergi)
"Seni diğerlerinden farksız yapmaya Bütün gücüyle gece gündüz çalışan bir dünyada, Kendin olarak kalabilmek , Dünyanın en zor savaşını vermek demektir. Bu savaş bir başladı mı, Artık hiç bitmez!..." şair e.e cummings
İyi bir adamın kötü sözünü, Affeder , ekşitmem hiç yüzümü. Kötü adamı da muhatap almam; Lüzumsuz yere vakit harcamam. Başka bir hikmet ehlinden : Al dostunun güzel ve hoş halini, Bırak can sıkacak boş ahvalini. Şu kısacık ömrünü doldurma şikayetle; Geniş ol, gönlünü daraltma nefretle.
Hoppa Puding Puding yaptım çeşit çeşit ;muzlu , kakaolu, çilekli....ama hiç hoppa pudink yapmadım.Yeni bulduğum tarifi sizinle paylaşmak istedim. Malzemeler: *1 su bardağı kırık bisküvi *1 küçük paket margarin(yumuşak 125 gr.) *1 su bardağı fazla suyu alınmış meyve (sertleri pişirilir) *2 yumurta *1/2 su bardağı pudra şekeri *3-4 çorba kaşığı dövülmüş fındık , ceviz Yapılışı: Bisküvi kırıntılarının yarısı kalıba yerleştirilir.Yağ , yumurta sarıları ve şeker karıştırılarak krema haline getirilir.Yumurta sarıları karıştırılmış şekerli yağ , doğranmış meyveler , dövülmüş fındık koyup kalıptaki biküviler ile karıştırılır.Yumurta akları çırpılıp kar haline getirilir.Kalıba boşaltılıp yayılır.Kalan bisküvi kırıkları üzerine koyup bastırılır.Bir gece veya 4-5 saat buzlukta bekletilir.Dilimlenip tabağa alınır. Afiyet olsun.
İnsanların duygularını anlamak ve duygularını çözebilmek için bir çok burçlar yazılmış. Çözüme ulaşamayınca yükselenini , alçalanını düşünüp biraz daha eklemişler. Ama yine de insanın duygularını tam anlamıyla açıklığa kavuşturamamışlar.Çünkü burçları yazan ve yorumlayan yine insan. Binlerce insanı nasıl anlayacak hadi anladı hangi cümlelerle ifade edecek. Günümüzde burçlara göre yaşamaya çalışan insan iç benliğiyle çatışmaya girebilir. İnsan özgür düşünceye sahip, bilgi , kültür ve aklı sayesinde düşüncesini , duygularını ifade eder. Yada kendi içinde yaşar.
Amerika'da yapılan araştırmada 3.000 insandan en kötü 10 korkularını sıralamaları istenmiş: 1-Toplulukta konuşmak 2-Ölüm 3-Mali iflas 4-Örümcekler 5-Yılanlar....gibi Sonuç çok ilginç.Bizler de zannederiz ki ölümün önüne hiç birşey geçemez.Demek ki toplum önünde konuşmak insan için çok etkin bir davranış.
Matruşka bebeklerini çok severim.Bana insanın içine gizleyebildiği kadar gizlediği duygularını anlatır. Çevremdeki insanların bazı duygularını arkadaşıyla , bazılarını annesiyle , bazılarını eşiyle , bazılarını da ifade edemediğini bilirim."Çevremde beni anlayan yok "diyen insanlar , hiç kimseye güvenilmiyor, beni bir sen anladın onu da yanlış anladın diyen insanlarla karşılaşırız .Aslında herkes bence haklı ; insanlar farklı farklı yaratılmış , tabi ki duygularda farklı ve karmaşık.Duygularımızı yanlış yerde yanlış insana anlatmış, istediğimiz desteği bulamamış olabiliriz.Yada matruşkalar gibi içi içe duygularımızı kendimize saklarız .Duyguların hepsinin anlatımı paylaşımı yapılırmı bilmem ama insanın kendi kendine yaşayacağı duygular olmalı ki ; yalnız kaldığında canı sıkılmasın, duygularıyla meşgul olsun.
Bezdirme bir köfte çeşididir.Fakat kaynana gelini mi ? Koca karısını mı? Yoksa döve döve eti mi bezdirdiler bilmiyorum. İçndekiler : Yağlı kıyma 1/2 kg Islatılmış 1 su bardağı ince bulgur(dügü) İri bir baş soğan Biraz biber salçası Biraz domates salçası Tuz, kekik, kırmızı pul biber, karabiber Yapılışı: Soğan rendelenir ve diğer malzemeler de bir kap içinde hepsi beraber yoğrulur.Ceviz büyüklüğünde parçalar alınıp yuvarlatılır , üstünden bastırılarak yassıltılır.Fırın tepsisine döşenip sıcak fırında 15 dak. pişirilir.Ayranla sıcak sıcak servis yapılır.Afiyet olsun
2006/2007 Öğretim yılı tüm öğrenci ve öğretmenlere başarı , sağlık ve mutluluklar getirmesi dileğiyle hayırlı olsun. Umarım bu yıl çocuklarımıza öğretimin yanı sıra unutulmaya yüz tutmuş olan eğitimimiz hatırlatılır.
William Thourlby' e göre giyim tarzı ve görünüşün önemi: Daha önce sizi hiç görmemiş ve tanımayan kişilerin bulunduğu bir odaya girdiğinizde , bu kişiler sizin hakkınızda sadece kıyafetinize bakarak 9 çıkarımda bulunabilirler: 1-Ekonomik durumunuz 2-Eğitim düzeyiniz 3-Güvenilirliğiniz 4-Sosyal kanumunuz 5-Sofistikelik düzeyiniz(düşünceniz) 6-Ekonomik geçmişiniz 7-Kültürel temeliniz 8-Başarınız 9-Ahlaki değerler açısından karakteriniz. Kullandığınız giysinin rengi de ayrı bir öneme sahiptir. kişisel gelişim /el kitabı N. Sezik
İlk izlenimin oluşmasında etkili olan faktörler vardır ve bunların oranları bile tespitedilmiş durumdadır: Yüzde 58 görünüş Yüzde 35 ses tonu Yüzde 7 söz. Kişisel gelişim/ el kitabı Nejat Sezik
Dağın gerdanındaki insanlığına paha biçilemez halkıyla ve yolun ağzındaki kücük gölüyle tatilcilerin, uğrak yeri haline gelmişti.Dağ havası, balı, yoğurdu, tereyağı...dertlere derman köylünün sohbetleri de dillere destan olmuş.İş adamlarından birisi tatilini geçirmek için bu köye gelmiş.Sabah gölün kenarında yürüyüş yaparken orta yaşta bir adamın gölde miyatür bir kayık yüzdürdüğünü görünce çok hoşuna gitti, adamla aralarında sohbet başladı.Kayığı nerden aldığına gelince adam mütavazi bir şekilde kendim yaptım dedi.Sohbetleri iş kurmaya kadar ilerledi.İş adamı" ortak olalım sermaye benden ,kayıkarı yapmak senden; pazarlamak benden.Evlerimden birinede siz oturursunuz, yılda bir ay da izin". "Sonra der kayık yüzdürmeye devam eden adam".Diğer adam"Çok zengin olursun...hayatını yaşarsın "Ya sonra der." Emekli olur köyüne güzel bir ev yaptırıp hayatının geri kalan kısmını köyde eşinle dostunla geçirirsin "dedi.Adam bir an kayıkla ilgilenmeyi bırakıp şöyle bir baktı zengin adama."Benim köyde bir evim var, iyide bir yaşantım var.Eşimle dostumla mutlu yaşayıp gidiyorum.Hem başladığım yere geri döneceksem , bu kadar teleş niye?"Zengin adam o zaman anladı ki insan başladığı yere tekrar geri dönüyor, ama nasıl ?Evet insan kimsesiz, çıplak ,yalnız doğuyor.Ölürkende beş para etmez , modelsiz , renksiz ve kalitesiz kefenle yalnız, sessizce geldiği yere doğru yolculuğa çıkıyor.Öyleyse bu telaş niye?
Bu gün beni ne bekliyor.Acaba savaş çıksa ben nerede, ne şekilde olurum?Nasıl insanlara yadım edebilirim?Bir gün evlenirsem eşim beni aldatır mı?Çocuğum kız mı? Erkek mi olacak?Adını ne koysam....Yaşlanmak istemiyorum, bana teyze diyenlere çok kızıyorum.Yaşlanmak asla hayal bile edemiyorum.Yeter çoook sıkıldım.Sabah oldu güneş açtı , yağmur yağdı yağsın.Birazcık ıslandım ;iyide oldu kendime geldim.Yaz bittiyse bitti , sonbaharda yaprakların renklerinin çekiciliğini , üzerinde dalgın dalgın yürürken botlarımın çıkardığı ses beni alır götürür yarınlara... Kızım , oğlum ne fark eder.Yeterki sağlıklı olsun.Şişman - zayıf ;zaten mankenlik mesleğini tercih etmemiştim.Dili tatlı birazda insan olsun ben herkesi severim...Görüyorsun ya ben biraz deliyim.
Örtün geceyi üstüme. Gitmiş sevdiğim bir haber etmeden. Halbuki ben... Ayı başına tac , yıldızları saçlarına Güneşi boynuna takar, öylece gecelerim gündüz olurdu. Gitmiş... Sade bir elbise giyip , at sırtında sessizce... Üç beş kişiyle çekip gitmiş. Gidenler yalnız dönmüş...Onun döndüğünü gören olmamış. Oysa ben... Kalbimi ona verip , bedeni mi esir edip varlığımdan bile geçmiştim Sessizce , haber etmeden çekip gitmiş. Yakınlarından duydum artık dönmeyecekmiş, Beni beklemekteymiş ... Örtün geceyi üstüme.